Bankacılık Krizinin Ortasında Bitcoin ve Altın Beklentileri Ne?

ABD Bankacılık krizinin günden güne telaşları artırmasıyla birlikte yatırımcılar, Bitcoin (BTC) ve Altın fiyatlarını yakından takip ediyor. Pekala, uzmanlar Bitcoin ve Altın için ne bekliyor? İşte detaylar…

Ünlü Bitcoin Stratejisti açıkladı: “Bankacılık kriziyle birlikte 10 trilyon dolarlık bir kayıp yaşanabilir!”

Validus Power Corp’un Bitcoin Stratejisti ve İcra Yöneticisi Greg Foss’a nazaran, daha fazla bankanın batmasıyla bankacılık sisteminden 10 trilyon dolarlık öz sermaye “silinebilir”. Yüksek getirili kredi ticaretinde otuz yılı aşkın tecrübeye sahip olan Foss, Federal Rezerv Lideri Jerome Powell’ın Çarşamba günü FOMC Basın Toplantısında yaptığı ABD bankacılık bölümünün “sağlam ve dirençli” olduğu tarafındaki son açıklamasına karşılık verdi ve yaptığı açıklamalarda “Jerome Powell’ın fecî bir poker oyuncusu olduğunu düşünüyorum,” kelamlarıyla dikkat çekti.

Bununla birlikte Foss, eski Fox News sunucusu Tucker Carlson ile yaptığı bir röportajda, ticari gayrimenkul kredileri temerrüde düştükçe daha fazla bankanın batacağını tez eden Elon Musk’a atıfta bulundu. Foss açıklamalarında “çok daha fazla” bankanın çökebileceğini söyledi. Uzman ismin açıklamaları şu formda:

En büyük bankalar batmak için çok büyük, bu da kurtarılacakları manasına geliyor, Lakin bu, hissedarların kurtarılacağı manasına gelmiyor ve işte bu noktada çok para kaybedilebilir. Benim iddiama nazaran, dünya genelinde en az 10 trilyon dolarlık bir banka özsermayesi var ve sistem çökerse bu para sözün tam manasıyla yok olabilir.

Ünlü stratejist, FED’in faiz artırmasına yönelik Bitcoin ve altın fiyatına değindi!

Bildiğiniz üzere FED, Çarşamba günü faiz oranlarını 25 baz puan artırdı ve kimi FED işçileri bir resesyon öngörüyor. FED Lideri Powell bu kestirimlere katılmayarak yumuşak inişin hala mümkün olduğunu söylese de birtakım uzmanlar buna katılmıyor. Artan faiz oranlarına yönelik Foss, “Tarihte birinci sefer Fed’in bir küme olarak resesyon öngördüğünü görüyorum” dedi ve “Powell’ın bu yumuşak inişte iğneyi deliğinden geçirebileceğini sanmıyorum.” kelamlarında bulunarak Powell’a gönderme yaptı.

Bununla bir arada Foss, bu noktada, batan bankalar nedeniyle “kredi standartlarındaki kısıtlama” nedeniyle Fed’in ne yaptığının “önemli olmadığını” ve bunun gerçek iktisatta bir daralmaya neden olacağını belirterek, “Bu artık para siyaseti değil, sistemden çıkan bir kaldıraç sorunu.” kelamlarını aktardı.

Uzun müddettir BTC’i savunan Foss, Bitcoin’e sahip olmanın ABD borçlarına ve doların çöküşüne karşı bir muhafaza sağladığı için yatırımcıların risk riskini azalttığını savundu. Bitcoin’i bir “sigorta” olarak gören Foss, şu kelamları aktardı:

200 trilyon dolar yalnızca Amerika Birleşik Devletleri’nin yükümlülüğüdür. 160 baz puan çarpı 200 trilyon dolar alırsanız… 3.2 trilyon dolar ABD’nin zımni sigorta pahası olur… Bitcoin ne karşılığında süreç görüyor? Yaklaşık yarım trilyon dolar.

Foss, Bitcoin’in yanında altının da yatırımcıların portföylerinde tutmaları için düzgün bir varlık olduğunu söyledi. Bununla birlikte ünlü isim, “Bitcoin almak için tahvil portföyünüzün bir kısmını satın. Zira yüzde 0 Bitcoin’e sahipseniz, aslında daha fazla risk alıyorsunuz demektir.” kelamlarını aktardı.

Uzmanlar altının yükselişi için biraz daha vakte gereksinim olduğunu vurguladı!

Altın piyasası yatırımcılara potansiyelini göstermeye devam ediyor, çünkü fiyatlar bu hafta ons başına 2.080 doların üzerinde rekor düzeyleri test etti; fakat piyasada çok sayıda uzun vadeli yükseliş hissi olsa da, sürdürülebilir bir ralliyi tetikleyecek şartlar şimdi mevcut değil. Altının 2.085 dolara yükselmesi, Federal Rezerv’in faiz oranlarını 25 baz puan artırması ve daha nötr bir para siyasetine geçmesinin akabinde geldi. Uzmanlara nazaran merkez bankası faiz oranlarını tekrar yükseltmeyecek üzere görünüyor; lakin yakın vakitte faiz oranlarını düşürecek pozisyonda değiller. Powell’ın Çarşamba günü yaptığı basın toplantısında aktardığı kelamlar dikkat çekti:

Komite olarak enflasyonun çok süratli bir formda düşmeyeceği görüşündeyiz. Bu biraz vakit alacak ve dünyada, bu kestirim genel olarak doğruysa, faizleri düşürmek uygun olmaz ve faizleri düşürmeyeceğiz.

Powell’ın bu dengeli bildirisine karşın piyasalar Temmuz ayı üzere erken bir tarihte muhtemel bir faiz indirimini fiyatlamaya başladı. Bu fiyatlamalar, sert bir gerçeklik dozuyla karşılaşana kadar bu düzeylerde kaldı. Cuma günü Çalışma İstatistikleri Ofisi, ABD iktisadının geçen ay 253.000 istihdam yaratarak 180.000 istihdam beklentisini kıymetli ölçüde aştığını açıkladı.

Analistlere nazaran merkez bankası’nın bu ortamda faiz oranlarını değiştirmesi mümkün gözükmüyor. Faiz oranlarına ait piyasa beklentileri değişmeye devam ederken altın fiyatları epeyce sert bir darbe aldı; Cuma günü fiyatlar bir noktada yüzde 2’den fazla düşerek ons başına 2.007 dolar dayanağını test etti. Birçok piyasa analisti, gibisi görülmemiş bir belirsizliğin olduğu bir ortamda, altın piyasasındaki düşüşlerin satın alınması gerektiğini söylüyor.

“Altın fiyatı yükselişe geçebilir!”

Uzmanlar altın fiyatlarına yönelik varsayımlarını açıkladı. State Street Küresel Advisors’ın baş altın stratejisti George Milling-Stanley verdiği bir röportajda, yatırımcıların altında tepeyi görmediğini, fiyatların inançlı liman talebi tarafından yönlendirileceğini söyledi.

InTheMoneyStocks.com Baş Piyasa Stratejisti ve VerifiedInvestingEducation.com Lideri Gareth Soloway, Makori’ye bankacılık krizinin S&P 500’ün bu yıl %20 düşmesine neden olabileceğini ve altını ons başına 2.300 dolara itebileceğini söyledi.

Son gerilemeye karşın birçok analistin altın üzerinde yükselişini sürdürmesinin bir öteki nedeni de hala kıymetli ölçüde kullanılmamış potansiyel olması olarak açıklanıyor. Yatırımcılar ralliye yeni katılmaya başladığı için altın fiyatları ons başına 2.000 doların üzerinde nispeten sabit kaldı. Öte yandan Cuma günü, Dünya Altın Kurulu birinci çeyrek için Global Talep Eğilimleri raporunu yayınladı ve global altın talebinin geçen yılın birinci çeyreğine kıyasla yüzde 13 oranında düştüğünü söyledi. Düşüşe, %51’lik düşüşle 273,7 tona gerileyen yatırım talebi öncülük etti. Yatırımcılar altın dayanaklı borsa yatırım fonlarına fakat bankacılık krizinin başladığı Mart ayı başlarında girmeye başladı. Bu girişler Ocak ve Şubat aylarında görülen çıkışları telafi etmeye yetmedi.

Toplamda ETF piyasasında 29 tonluk kıymetsiz bir çıkış görüldü; lakin bu, 2022’nin birinci çeyreğinde rapor edilen 270 tonluk girişe kıyasla dramatik bir düşüştü. WGC Araştırma Müdürü Juan Carlos Artigas, mevcut ortamda yatırım talebi için sağlam bir büyüme potansiyeli gördüğünü söyledi.

Fed sıkılaşma siyasetine devam ettikçe, görmeye başladığımız üzere finansal sistemin başka kısımları üzerinde baskı yaratıyor. Bu potansiyel olarak nispeten süratli bir biçimde çözülebilir, bu nedenle portföyünüze kimi hedge’ler eklediğinizden emin olmak istediğiniz vakit tam şuan. Şu anda bir ölçü altın tutmak için açık birçok neden var.