WhatsApp kullanıcılarına müjde, yeni özellik yolda

WhatsApp, kullanıcılarına sunduğu yeni beta güncellemesi ile sesli bildirileri otomatik olarak metne dönüştürebilen bir transkripsiyon özelliğini tanıttı. Bu yeni özellik şu an için belli ülkelerde kullanılabiliyor ve sesli bildirileri yazılı metinlere çevirmek için ek bir uygulama paketi gerektiriyor. Kullanıcı kapalılığını korumak emeliyle bu paket aygıt üzerinde kuruluyor, böylelikle dönüşüm süreci uygulama içinde gerçekleşiyor.

Özellikle işitme engelli kullanıcılar ve ağır gürültülü ortamlarda sesli iletileri dinlemekte zorlanan kullanıcılar için tasarlanan bu özellik, bağlantıda değerli bir kolaylık sağlıyor. Kullanıcılar, artık gelen yahut giden sesli iletileri direkt yazılı metin olarak görebilir ve bu metinlere yanıt verebilirler. Bu özellik, irtibatı daha erişilebilir hale getirerek WhatsApp kullanıcılarının günlük hayatlarında daha tesirli bağlantı kurmalarını sağlıyor.

Şu anda İngilizce, İspanyolca, Portekizce (Brezilya), Rusça ve Hintçe lisanlarını kapsayan bu özellik, yakın vakitte Türkçe dahil olmak üzere daha fazla lisan dayanağı sunması bekleniyor. Bu sayede WhatsApp kullanıcıları dünya genelinde farklı lisanlarda bağlantı kurabilecek ve sesli bildirileri anlık olarak yazılı metinlere dönüştürebilecekler.

WhatsApp kullanıcılarına müjde, yeni özellik yolda

WhatsApp‘ın bu yeni özelliği, teknoloji dünyasında sesli iletilerin kullanımını daha verimli hale getirme yolunda atılmış kıymetli bir adım olarak bedellendiriliyor. İlerleyen süreçlerde ise bu özelliğin daha da geliştirilerek çeviri seçeneklerinin de entegre edilmesi bekleniyor. Bu sayede kullanıcılar, farklı lisanlar ortasında bağlantı kurarken de çarçabuk metin dönüşümlerinden faydalanabilecekler.

WhatsApp‘ın sesli iletileri metne dönüştürebilen yeni özelliği, kullanıcı geri bildirimleri ve teknolojik gelişmeler doğrultusunda ilerleyen devirlerde daha geniş kitlelere sunulması planlanıyor. Bu yenilik, WhatsApp‘ın irtibat tecrübesini daima olarak geliştirmeye yönelik kararlılığını ve kullanıcı odaklı yaklaşımını bir sefer daha ortaya koyuyor.